UNESCO'nun "Tehlike Altındaki Diller Atlası"na göre Türkiye'de yok olma tehlikesi altındaki 18 dilden biri olan Süryanice, günümüzde sadece kiliselerde yaşatılıyor. Süryani Dernekleri Federasyonu Başkanı Evgil Türker, dilin korunması için devlet desteği ve anayasal güvence talep etti. Türker, dilin yok olmasının halkın kimliğini de tehdit edeceğini vurgulayarak, Süryanice'nin gelecek nesillere aktarılabilmesi için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini söyledi.
SÜRYANİCE'NİN TARİHİ VE ASİMİLASYON SÜRECİ
Türker, Süryanice'nin Orta Doğu'nun en köklü dillerinden biri olduğunu belirterek, dilin hem Hristiyanlık hem de Arapça üzerine büyük etkisi olduğunu ifade etti. Ancak, özellikle Arap-İslam devletlerinin hüküm sürdüğü bölgelerde dilin asimilasyona uğradığını söyledi. Urfa gibi bölgelerde de Süryanice'nin kaybolduğunu, Süryani halkının Türkçe, Kürtçe ve Arapça'ya yöneldiğini belirtti.
EĞİTİMDE DÜŞÜŞ VE SÜRYANİCE'NİN BUGÜNÜ
Süryanice’nin konuşulduğu bölgeler Türkiye'de sınırlı kaldı; Mardin, Midyat ve Hakkari gibi bölgelerde hala aktif olarak kullanılmakta. Ancak Süryanice’nin eğitim dili olarak öğretilmesi konusunda büyük bir eksiklik bulunuyor. Türker, Kuzey Suriye ve Kürdistan Bölgesi’ndeki Süryani okullarının örnek alındığını ve Türkiye’de de benzer adımların atılması gerektiğini vurguladı. Türkiye’de Süryanice okul açma konusunda karşılaşılan engelleri eleştiren Türker, Lozan Antlaşması'nın gerekliliklerinin Süryaniler için uygulanmadığını ifade etti.
KÜRTÇE VE SÜRYANİCE İÇİN ORTAK MÜCADELE
Türker, Kürtçe'nin okullarda eğitim dili olarak kabul edilmesinin, Süryaniler için de önemli bir adım olacağına dikkat çekti. "Bir dil yok olursa o halk da yok olur" diyerek, anadilde eğitimin önemini vurguladı. Bu bağlamda, Kürtlerle birlikte aynı mücadeleyi verdiklerini belirterek, dil ve kültür haklarının tanınması için ortak hareket etmenin önemine işaret etti.
BARIŞ SÜRECİ VE ÖCALAN’IN ÇAĞRISI
Son olarak, Abdullah Öcalan’ın "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı"nı değerlendiren Türker, bu sürecin farklı halklar ve diller için bir fırsat olduğunu söyledi. Öcalan’ın çağrısının hem Süryaniler hem de Ezidiler için büyük bir umut taşıdığını belirten Türker, bu süreçte herkesin kendi kimliğine, diline ve kültürüne saygı göstererek, daha demokratik bir toplum inşa etmesi gerektiğini vurguladı.
