HABER - Ali Çekdar KORKMA
Türkiye Cumhuriyeti’nin 8. Cumhurbaşkanı olan Turgut Özal, sadece ekonomi ve dış politikadaki reformlarıyla değil, Kürt sorununa yönelik çözüm odaklı yaklaşımıyla da dikkat çeken bir liderdi. 17 Nisan 1993’te aniden hayatını kaybetmesi, sıradan bir sağlık sorunu olarak değerlendirilse de yıllar geçtikçe bu olayın arkasında başka nedenler olabileceği tartışılmaya başlandı. Özellikle zehirlenme ihtimali ve Kürt politikasıyla bağlantılı komplo teorileri, kamuoyunun hafızasında derin izler bırakmaya devam ediyor.
ÖZAL’IN ÖLÜMÜNDE ZEHİRLENME ŞÜPHESİ
Turgut Özal’ın ölümünün hemen ardından yapılan otopsi işlemlerinin eksikliği ve olayın yeterince soruşturulmaması, kamuoyunda şüpheleri artırdı. 2012 yılında mezarı açılarak yeniden yapılan otopsi sonucunda vücudunda zehir kalıntılarına rastlandığı açıklandı. Ancak bu bulgular ölüm nedenini net olarak ortaya koymak için yeterli görülmedi. Adli Tıp Kurumu, Özal’ın ölümünde zehirlenmenin olasılıklar arasında olduğunu ancak kesin bir sonuca varılamadığını belirtti.
KÜRT SORUNUYLA İLGİLİ POLİTİKALARI DİKKAT ÇEKİYORDU
Özal’ın ölümüyle ilgili şüpheleri artıran bir diğer önemli nokta ise Kürt sorununa yönelik sergilediği barışçıl yaklaşımdı. Özellikle 1991 sonrası dönemde Kürt meselesine çözüm odaklı yaklaşımıyla bilinen Özal, PKK ile diyalog kurulması gerektiğini savunuyordu. Hatta ölümünden kısa süre önce Kürt sorununu çözmeye yönelik bazı somut adımlar atmak istediği, bazı PKK üyeleriyle dolaylı görüşmeler yürüttüğü iddia edildi.
SİYASİ ÇEVRELERDEKİ YORUMLAR VE KOMPLOLAR
Turgut Özal’ın ani ölümü, bazı çevrelerce planlı bir suikast olarak değerlendiriliyor. Bu görüşe göre, Özal’ın hem Kürt meselesine dair attığı adımlar hem de Türkiye’nin Batı ile olan ilişkilerindeki yön değiştirme çabaları bazı güç odaklarını rahatsız etti. Zehirlenme iddiaları da bu bağlamda ele alınıyor.
AİLESİNİN VE UZMANLARIN GÖRÜŞLERİ
Özal ailesi, yıllar boyunca zehirlenme şüphesini sıkça dile getirdi. Eşi Semra Özal ve oğlu Ahmet Özal, ölümün ardında derin devlet unsurlarının olduğunu ve bu olayın araştırılması gerektiğini savundu. Uzmanlar ise olayın aydınlatılabilmesi için daha şeffaf ve kapsamlı bir soruşturma yapılması gerektiğini vurguluyor.
TARTIŞMALAR HALA SÜRÜYOR
Aradan geçen onlarca yıla rağmen Turgut Özal’ın ölümüyle ilgili net bir sonuca ulaşılamamış olması, kamuoyundaki şüpheleri canlı tutuyor. Zehirlenme iddiaları, Kürt sorunundaki yaklaşımı ve Türkiye’nin siyasi yönünü değiştirme çabaları, Özal’ın ölümünü sadece bir sağlık meselesi olmaktan çıkarıp tarihsel bir tartışmaya dönüştürüyor.
