HABER - Leyla DAĞ
Yüzlerce yıldır Mezopotamya coğrafyasının kalbinde yaşayan Kürt halkı, yalnızca dili, müziği ve giyimiyle değil, mutfağıyla da kültürel zenginliğin önemli bir parçası. Fırat’tan Dicle’ye, Munzur’dan Zagroslara uzanan Kürt coğrafyasında, doğa ile iç içe geçmiş bir mutfak kültürü oluşmuş durumda. Hem yerleşik hayattan hem göçebe gelenekten beslenen Kürt mutfağı, lezzetleriyle yalnızca bölge halkına değil, dünya gastronomisine de ilham veriyor.
Peki bu köklü mutfakta hangi yemekler öne çıkıyor? Kürtler en çok hangi yemekleri tüketiyor?
KÜRT MUTFAĞININ BEL KEMİĞİ: ETE DAYALI YEMEKLER
Kürt mutfağı, hem sade günlük yemekler hem de gösterişli tören sofralarıyla öne çıkıyor. Özellikle etli yemekler, göçebe ve hayvancılığa dayalı geçmişin mutfaktaki yansıması olarak dikkat çekiyor. Etin yanında, mevsimlik otlar, tandırda pişen ekmekler ve yoğurtlu karışımlar da bu zenginliğin temel parçaları.
Bugün hala hem evlerde hem de Kürt coğrafyasındaki yerel restoranlarda sıkça karşılaşılan başlıca yemekler şöyle sıralanıyor:
• Şîlê (Kürt keşkeği): Dövülmüş buğday ve etle yapılan, düğün ve taziye sofralarının baş yemeği.
• Kutilk (içli köfte): Cevizli ve baharatlı kıymayla doldurulan bulgurlu köfte.
• Kaburga dolması: Kuzu kaburgasının iç pilavla doldurulup saatlerce pişirilmesiyle hazırlanan gösterişli bir ana yemek.
• Ciğer şiş: Diyarbakır başta olmak üzere sabah kahvaltısında bile tüketilen sokak lezzeti.
• Meftune: Patlıcan, et ve sarımsakla yapılan, ekşi aromalı geleneksel tencere yemeği.
• Tırmık: Baharda toplanan otlarla yoğurt içinde pişirilen yöresel bir yemek.
• Mumbar dolması: Bağırsakların iç pilavla doldurulmasıyla yapılan zahmetli ama çok sevilen bir yemek.
• Sembusek: Etli veya sebzeli iç harçla yapılan, kızartılarak sunulan geleneksel börek türü.
• Kelane: Otlarla yapılan tandır ekmeği, özellikle kahvaltılarda tüketilir.
• Kenger kavurması: Baharda toplanan dikenli kenger bitkisinin soğanla kavrularak yapılan mevsimsel yemeği.
EN ÇOK TÜKETİLENLER: CİĞER, ŞÎLÊ VE KABURGA DOLMASI
Kürt coğrafyasında en çok tüketilen üç yemek öne çıkıyor: şîlê, ciğerşiş ve kaburga dolması. Şîlê, topluluk sofralarında paylaşmanın simgesi olurken, ciğer özellikle Diyarbakır ve Batman gibi şehirlerde sabah kahvaltısının vazgeçilmezi. Kaburga dolması ise düğünlerde ve özel davetlerde görkemli sunumuyla adeta sofranın yıldızı konumunda.
Bu yemekler yalnızca lezzet değil, kültürel kimliğin birer taşıyıcısı. Her birinin yapımında kullanılan malzemeler, pişirme biçimleri ve sofraya sunuluşu, geçmişten bugüne süreklilik taşıyan bir gelenek oluşturuyor.
YEMEK, BİR YAŞAM BİÇİMİ
Kürt mutfağında yemek, sadece beslenme aracı değil; dayanışma, topluluk ve aidiyet duygusunun ifadesi. Özellikle büyük kazanlarda pişen toplu yemekler, taziye evleri, düğünler ve bayram sofralarında hem karın doyuruyor hem kültürü yaşatıyor.
Bu nedenle yemekler kadar sofra düzeni, yemeği birlikte yeme kültürü ve malzemenin paylaşımı da mutfak geleneğinin bir parçası olarak korunuyor.
GELENEKTEN GELECEĞE KÜRT MUTFAĞI
Kentleşme, göç ve küreselleşme Kürt mutfağını da dönüştürüyor. Ancak içli köfteden kaburga dolmasına, mumbar dolmasından kenger kavurmasına kadar pek çok tarif, hala evlerde yaşatılıyor. Sosyal medya platformları, YouTube tarif kanalları ve yerel festivaller bu geleneksel yemeklerin tanıtımında önemli rol oynuyor.
Öte yandan, başta Diyarbakır, Van ve Erbil olmak üzere birçok şehirde açılan etnik mutfak restoranları, Kürt yemeklerini daha geniş kitlelerle buluşturuyor.