Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE), İstanbul’da Silivri açıklarında meydana gelen şiddetli depremle ilgili ön değerlendirme raporunu yayımladı. Rapora göre, 22 Nisan günü saat 12:49’da Marmara Denizi’nde, Silivri açıklarında gerçekleşen depremin büyüklüğü ML 6.1 – Mw 6.0 olarak ölçüldü. 13.1 kilometre derinlikte meydana gelen sarsıntının sığ odaklı olduğu belirtildi.
ARTÇI SARSINTILAR VE YAYGIN ETKİ
Ana depremin ardından bölgede artçı sarsıntılar yaşandı. En büyüğü 5.9 olmak üzere birçok artçı kaydedildi. Depremler yalnızca İstanbul’da değil, İzmir, Balıkesir, Çanakkale, Ankara ve Uşak’ta da hissedildi.
TSUNAMİ UYARISI VE DENİZ SEVİYESİ ÖLÇÜMLERİ
KRDAE, depremin hemen ardından 6. dakikada tsunami uyarı mesajlarının hem AFAD’a hem de bölge ülkelerine iletildiğini duyurdu. Silivri, Marmara Ereğlisi, Erdek ve Esenköy’de 2 ila 6 cm arasında deniz seviyesi değişiklikleri gözlemlendi. Bu veriler, tsunami riskinin ciddiyetini gözler önüne serdi.
KUZEY ANADOLU FAY ZONU'NA VURGU
Raporda İstanbul’un Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun batı uzantısında bulunduğu, tarihsel olarak bölgede çok sayıda büyük ve yıkıcı deprem yaşandığı belirtildi. En son büyük sarsıntının 1963 yılında Adalar-İstanbul arasında meydana geldiği hatırlatıldı. 1900-2025 yılları arasında bölgede büyüklüğü 4.0 ve üzeri olan çok sayıda depremin kaydedildiği de ifade edildi.
KANDİLLİ’DEN UYARILAR VE HAZIRLIK ÇAĞRISI
Raporda deprem sonrası tsunami riskine dikkat çekilerek şu uyarılara yer verildi:
- “Denizin hızla geri çekilmesi tsunami habercisidir, hızla yüksek yerlere çıkılmalı.”
- “İlk dalga tehlikenin geçtiği anlamına gelmez, sonraki dalgalar daha yıkıcı olabilir.”
- “İLGİLİ KURUMLAR ‘TEHLİKE GEÇTİ’ DEMEDEN KIYIYA DÖNÜLMEMELİDİR.”
Son olarak Kandilli Rasathanesi, deprem kuşağında bulunan Türkiye için bireysel hazırlıkların önemine dikkat çekerek, “Her bireyin kendi hazırlığını yapması, afetlere karşı toplumsal direnci artıracaktır” ifadelerine yer verdi.