Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi, 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü kapsamında Baro binasında bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Baro Başkanı Abdulkadir Güleç ve çok sayıda avukat katıldı. Yönetim Kurulu üyesi Berivan Zerin, bu günün Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından çocuk emeğinin sömürülmesine karşı farkındalık yaratmak amacıyla ilan edildiğini belirtti.

Türkiye’de çocuk işçiliği sayısı 3-4 milyon arasında

Açıklamada, Türkiye’deki çocuk işçi sayısının resmi rakamların çok üzerinde olduğu ve 3-4 milyon arasında olduğu ifade edildi. Resmi verilere göre kayıtlı çocuk işçi sayısı 1 milyon 372 bin iken, kayıt dışı çalışan çocuklar ve 15 yaş altı çocuklar dahil edildiğinde bu rakamın çok daha yüksek olduğu vurgulandı.

Yoksulluk ve çocuk işçiliği arasındaki bağlantı

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) verilerine göre, Türkiye’de 6,5 milyon çocuk “şiddetli yoksulluk” içinde yaşamaktadır. Bu durum çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasında önemli bir faktör olarak gösterildi. Her beş çocuktan biri yeterince beslenemezken, her dört çocuktan biri okula aç gitmektedir.

Çocuk işçiliğinde artış ve yasal düzenlemeler

2022’den 2024’e kadar 15-17 yaş grubundaki çocukların iş gücüne katılım oranının %18,7’den %24,9’a yükseldiği belirtilirken, çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasında yasal düzenlemelerin etkisi olduğu vurgulandı. Aday çıraklık yaşının 11-12’ye düşürülmesi, Mesleki Eğitim Merkezleri’nin (MESEM) yaygınlaştırılması ve çocuk çalıştıran işyerlerine finansman desteği sağlanması gibi uygulamalar eleştirildi.

İş kazaları ve çocuk işçiliği

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi verilerine göre, 2023-2024 eğitim öğretim yılında MESEM kapsamında çalışan öğrenciler arasında iş kazalarında hayatını kaybeden çocuk sayısının arttığı bildirildi. Ocak 2023-Haziran 2024 döneminde 5 öğrenci hayatını kaybederken, 2025’in ilk 106 gününde 19 çocuk iş kazası sonucu yaşamını yitirdi.

Çocuk işçiliğine karşı öneriler ve çağrı

Açıklamada, çocuk işçiliğinin önlenmesi için entegre sosyal koruma müdahalelerinin desteklenmesi, sosyal hizmetlere erişimin kolaylaştırılması ve kaliteli eğitime ulaşımın sağlanması gerektiği belirtildi. Olası vakalarda çocukların üstün yararının esas alınması, psikolojik destek verilmesi ve aile kaynaklı sorunlarda sosyal koruma sağlanması gerektiği vurgulandı.

Çocukların emeği değil, hayalleri değerli

Diyarbakır Barosu, çocuk işçiliğinin toplumun temel bir sorunu olduğunu belirterek, çocukların ucuz iş gücü olarak değil, sağlıklı ve özgür bireyler olarak gelişebilecekleri ortamların yaratılması gerektiğini söyledi. Çocuk işçiliğiyle mücadelenin yılın her günü devam eden bir hak savunuculuğu olduğu hatırlatıldı.

Çocuk hakları temelli politikaların önemi

Açıklamanın sonunda, çocukların temel haklarının korunması, nitelikli eğitim almaları ve çocuk hakları temelli, gerçekçi politikaların geliştirilmesinin önemi vurgulandı. Çocuk işçiliğinin yaşam hakkı başta olmak üzere birçok hakkı ihlal ettiğine dikkat çekildi.

Kaynak: MA