Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023 depremlerinde Hatay’ın Hassa ilçesindeki Yeni Mahalle’de Arık ve Parlak Apartmanları yıkıldı. Bu felakette 59 kişi hayatını kaybederken, 38 kişi ise yaralandı. Depremin ardından başlatılan soruşturma kapsamında, Arık Apartmanı’nın müteahhidi Celal Arık, şantiye şefi Medet Turan, Parlak Apartmanı’nın müteahhidi Mustafa Parlak ve diğer bazı sanıklar hakkında dava açıldı. Sanıklara yönelik cezai talepler ise büyük yankı uyandırdı.

Celal Arık’ın tahliye edilmesi:

Arık Apartmanı’nın müteahhidi Celal Arık, soruşturma sürecinde tutuklanmış, ancak geçtiğimiz günlerde mahkeme tarafından tahliye edilmiştir. Kırıkhan Cumhuriyet Başsavcılığı, Celal Arık hakkında "olası kastla adam öldürme" suçundan bin 475 yıl hapis cezası talep etti. Diğer sanıklar içinse “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçlarından 15’er yıl hapis istemiyle dava açılmıştı.

Davanın 8 Ocak 2024’teki yedinci celsesinde, sanıkların savunmaları dinlendi. Sanık müteahhit Celal Arık, inşaatın başından sonuna kadar projelerin onaylı ve eksiksiz olduğunu, kullanılan betonların laboratuvar tarafından onay aldığını belirtti. Ayrıca, binanın yapısındaki bazı değişiklikleri ve diğer teknik detayları savunmasında dile getirdi. Diğer tutuksuz sanıklar ise suçlamaları reddederek beraat talebinde bulundular.

Savcıdan tahliye yönünde mütalaa:

Cumhuriyet Savcısı, sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep ederken, mahkeme heyeti, Celal Arık’ın tutukluluk halinin devamını gerektiren bir durum olmadığını ve suçun vasfı ile tutukluluk süresini göz önünde bulundurarak tahliyesine karar verdi. Mahkeme ayrıca, Arık’a adli kontrol tedbiri olarak yurt dışına çıkış yasağı getirilmesine karar verdi. Bu karar, dosyada tutuklu sanık kalmaması ile sonuçlandı.

Müşteki avukatlarının itirazları:

Depremde yakınlarını kaybeden ve yaralananların aileleri ise tahliye kararına itiraz etti. Müşteki avukatları, özellikle sanıkların yıkılan binalarda çok sayıda hataya imza attığını ve bu hataların doğrudan can kaybına yol açtığını belirterek, sorumluların cezalandırılmasını talep etti. Avukatlar, sanıkların serbest kalmasının, toplumsal adalet duygusuna büyük zarar verdiğini ve ölümlerle sonuçlanan hataların cezalandırılmaması halinde bu tür olayların tekrar edebileceğini savundu. Ayrıca, bilirkişi raporlarında kamu görevlilerinin de sorumluluğu bulunduğu ve bunlar hakkında da soruşturma izni talep edildiği ifade edildi.

Sürecin yavaş ilerlediği eleştirisi:

Müşteki avukatları, davanın ilerleyişinin çok yavaş olduğunu, eksiklerin giderilmesine rağmen dosyada halen eksiklikler bulunduğunu ve bu durumun adaletin tecelli etmesini engellediğini belirtti. Ayrıca, İçişleri Bakanlığı’ndan soruşturma izni istenmesine rağmen, dosyanın hala beklemede olduğu ifade edildi.

Mahkemenin verdiği karar:

Mahkeme, dosyada tutuklu sanık kalmadığını, sanıkların serbest kalmasının, adaletin sağlanmasında engel teşkil ettiğini belirten müşteki avukatlarının itirazını değerlendirdi. Buna rağmen, mahkeme heyeti tahliye kararında ısrar ederek, tutuklu sanıkların serbest bırakılmasına karar verdi. Yargılama sürecinin ilerleyen günlerde nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.

Toplumda oluşan tepki:

Arık ve Parlak apartmanlarının çökmesi, yalnızca bölgeyi değil, tüm Türkiye’yi derinden etkilemişti. Yapıların çökmesi sonrası hayatta kalanların yaşadığı travmalar büyük. Her iki apartman da depremin ardından 15-20 saniye içinde tamamen yıkıldı ve bu da vatandaşlarda büyük bir şok etkisi yarattı. Ölenlerin aileleri ve halk, şantiyelerdeki ihmallerin, yetersiz denetimlerin ve usulsüzlüklerin sorumlularının cezalandırılmasını talep ediyor.

Mahkeme, halkın adalet beklentisini karşılayıp karşılamadığına dair büyük bir soru işareti bırakırken, bu dava, adaletin ne kadar hızlı ve etkin bir şekilde işlediğini sorgulayan birçok tartışmaya neden olmuş durumda.

Kaynak: Sözcü