Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) resmi medyasına konuşan sosyolog-yazar İsmail Beçikci, 26-28 Şubat 2025 tarihlerinde başkent Erbil’de gerçekleştirilecek Erbil Forumu’nun “toplum ve tarih bilinci açısından çok önemli” olduğuna vurgu yaparak açıklamalarda bulundu.
ÖCALAN’IN ÇAĞRISININ YANKILARI
Sosyolog-yazar İsmail Beçikci, Erbil’deki Erbil Forumu’nun toplum ve tarih bilinci açısından büyük önem taşıdığını belirtti. Forumun yapıldığı dönemde PKK lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısının 27 Şubat günü basın ve televizyon kanallarında kamuoyuna okunduğunu hatırlatan Beçikci, Öcalan’ın çağrı metninin gerek Türkiye’de gerek Kürdistan ve gerekse Ortadoğu’da büyük bir yankı uyandırdığını ve tartışmalara neden olduğunu söyledi.
KÜRT ULUSAL HAKLARI YOK SAYILDI
Beçikci, “Çağrı metninde silah bırakma ve PKK’nin kendini feshetmesi çağrısı pozitif etki yaratırken Kürt milletinden, ulusal haklarından, siyasal statüsünden bahsetmemesi hatta bu taleplerin günümüzde bir anlamının olmadığı şeklindeki ifadeleri hayal kırıklığı yarattı” ifadelerini kullandı.
“KÜRTLER ARASI DİYALOGLARIN SIK YAPILMASI ULUSAL BİRLİK AÇISINDAN OLUMLUDUR”
İsmail Beşikci, DEM Parti’nin Kürdistan Bölgesi’ne yaptığı ziyareti de basından dikkatle izlediğini belirterek, “Bunu barış arayışı olarak değerlendirmek gerekir. Kürtler arası diyalogların sık sık yapılması ulusal birlik açısından olumludur” dedi.
Ancak bu ilişkilerin dürüstlük temelinde yapılması gerektiğine vurgu yapan Beçikci, “Geçmişte, Başkan Mesud Barzani ve Kürdistan Demokrat Partisi hakkında söylenenler uslup hatırlandığında bu açıklamaları bir değeri kalmıyor. Bu çevrenin, ‘Barzan Bayrağı’ diyerek Kürdistan Bayrağını çiğnediğini yaktığını da unutmamak gerekir. Bu konularda özeleştiri yapılmadan yapılan bu açıklamalar kanımca değerli değildir” yorumunu yaptı.
“BAŞKAN BARZANİ’NİN GÖSTERDİĞİ ÇABA TAKDİRE ŞAYANDIR”
Öcalan’ın, Başkan Barzani’ye gönderdiği mesajın olumlu olduğunun altını çizen İsmail Beşikci, “Kürt ve Kürdistan meselesinin çözümü konusunda Kürt liderlerinin birbirlerini bilgilendirmeleri Kürtler arası birlik açısından değerlidir. Başkan Mesud Barzani’nin sürece destek vermesi Güney Kürdistan’ın güvenliği açısından önemlidir. Bu süreçte Başkan Mesud Barzani’nin Güney Kürdistan’ın güvenliği ve Rojava Kürdistan’ın mevcut kazanımlarının korunması için gösterdiği çaba takdire şayandır” ifadelerini kullandı.
İsmail Beşikci, Başkan Mesud Barzani’nin, Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani ve Başbakan Mesrur Barzani'nin Rojava’ya sağladıkları siyasi, diplomatik ve maddi desteğin Kürtler arası ulusal birlik açısından büyük değer taşıdığını vurguladı.
Beşikci, “Bu üç önemli liderin, dünya çapında gerçekleştirdikleri diplomatik temaslarda, Rojava Kürdistanı'nın haklarını kamuoyuna açık bir şekilde savunmaları, Kürdistan'da ulusal birlik ve ulusal bilinç açısından tarihe önemli bir kazanım bırakılmıştır” değerlendirmesinde bulundu.
“ÖCALAN’IN MESAJINI İKİ NOKTADA DEĞERLENDİRMEK GEREKİR”
“Öcalan’ın mesajını iki noktada değerlendirmek gerekir” diyen Beşikci, söz konusu hususları “PKK’nin silah bırakması ve kendini feshetmesi ve Kürt meselesine yaklaşım biçimi” olarak nitelendirdi.
PKK’nın içinde bulunduğu durumdan dolayı aslında 1993 yılından itibaren silahlarını bırakılması gerektiğini belirten Beçikci, “Eğer o yıllarda silahlar bırakılsaydı kanımca şimdiye kadar anadilde eğitim hakkı, Kürt kimliğinin yasallaşması ve hatta bölgesel bir statü dahi kazanılmış olabilirdi” diye konuştu.
Türkiye’de devletin Ortadoğu’da uluslararası konjonktürel durumda bölgesel planlamalar gündeme geldiği için alel acele bu süreci başlattıkları tespitinde bulunan Beçikci, “Ortadoğu’ya yönelik uluslararası güçlerin başlattığı bu kasırga olmasaydı büyük ihtimalle böyle bir süreç başlamayacak ve PKK varlığını sürdürmeye devam edecekti” dedi.
“ASIL HEDEF PKK ARACILIĞIYLA YPG’Yİ SİLAHSIZLANDIRMAK”
“Her şeye rağmen PKK’nin silah bırakma ve kendini feshetme kararı olumludur” diyen Beçikci, “Benim kanımca Türk siyasal sisteminin asıl hedefi PKK’nin silah bırakması değil YPG’nin silah bırakmasıdır. Asıl hedef PKK aracılığıyla YPG’yi silahsızlandırarak Rojava Kürdistan’ındaki mevcut kazanımı tasfiye etmektir” yorumunu yaptı.
İmralı heyetinden Sırrı Süreyya Önder’in YPG’nin silah bırakma konusunda TV kanallarında yaptığı açıklamayı sert dille eleştiren Beçikci, “Bu konuda YPG’nin silah bırakması çok açık bir ifadeyle söylemem gerekirse Rojava Kürtleri açısından bir intihar olur” diye konuştu.
Beçikci, “YPG’nin feshedilmesi ve silah bırakması Ortadoğu’da Kürtlerin varlık ve yokluk meselesinin anahtarı olacaktır. YPG’nin silah bırakması Rojava Kürdistan’ındaki Kürtlerin kurbanlık koyun gibi kesilmesi demektir. Kürtler buna asla rıza göstermemelidir. Güney Kürdistan hükümeti buna net bir dille karşı çıkmalıdır. Rojava Kürdistan’ındaki Kürtlerin mevcut statüsünün yok olması Güney Kürdistan’ın statüsünün sonunun başlangıcı olacaktır” ifadelerini kullandı.
“ÖCALAN’A GÖRE TÜRKLERE DEVLET MÜBAH AMA KÜRTLERE İSE HARAMDIR”
Öcalan’a göre Türklere devlet mübah ama Kürtlere ise haramdır Öcalan’ın çağrı metninde “toplum devlet bütünleşmesi” ve “kültüralist çözümler” dahil Kürtler için en ufak talebin bulunmadığını belirten Beçikci, şunları kaydetti:
“Öcalan ve PKK son 20 yıldır Kuzey Kıbrıs Türkleri ve Filistin için devlet talep ederken 70 milyona yakın Kürtlere devlet gerekmez, devlet kötüdür, devlet gericiliktir propagandası yaptılar. Bu görüş Türk resmi görüşüdür. Devlet olgusuna bu kadar karşı çıkan ve bunu teorileştirmeye çalışan Abdullah Öcalan Kürt toplumunu Türk devletiyle bütünleştirmek istediğini söylüyor. Hani devlet kötüydü. Öcalan’a göre Türklere devlet mübah ama Kürtlere ise haramdır. Kürt toplumunu Türk devletiyle bütünleştirme aynı zamanda gönüllü asimilasyondur. Yüz yılı aşkın Türk siyasal sistemi Kürtleri Türk yapmak için bin bir çalışma yaptı ama başaramadılar. Öcalan onların yüzyılda başaramadığı asimilasyonu gönüllü bütünleşmeyle başarmak istiyor.”
“BAŞKAN MESUD BARZANİ KÜRTLERİN ULUSAL LİDERLİĞİNE SOYUNMALIDIR”
DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi’nin Kürdistan Bölgesi’ni ziyaretini, Başkan Barzani ile görüşmesini olumlu bulduğunu kaydeden Beçikci, “Son gelişmelerle ilgili Başkan Mesud Barzani’nin rolü çok önemlidir. Başkan Mesud Barzani dört parçadaki tüm Kürdlerin ulusal liderliğine soyunmalıdır. Başkan Mesud Barzani buna en yakışan liderdir” dedi.
Beşikci, “Başkan Mesud Barzani bölgesel çıkarları göz ardı etmeden Kürdistan’ın genel ulusal çıkarlarını öncelemelidir. Bu nedenle Başkan Mesud Barzani Rojava Kürdistan’ın mevcut statüsünün korunması için gerek Mazlum Abdi üzerinde gerekse Türk devleti üzerinde diplomatik çabalarını yoğunlaştırmalıdır. Şeyh Abdüsselam Barzani ve Mela Mustafa Barzani’nin günümüzdeki yaşayan ruhu olan Mesud Barzani’ye büyük bir sorumluluk düşmektedir. Başkanın bu rolünü en iyi şekilde oynayacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.