Burhaniye T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda hükümlü bulunan Ali İhsan Dost, 4 Mart 2020 tarihinde İmralı Adası'nda tutuklu bulunan Abdullah Öcalan’a bir mektup göndermek istedi. Ancak mektup, "örgütsel nitelikte haberleşme ve fikir alışverişi içerdiği" gerekçesiyle alıkonuldu. Dost, mektubunun sakıncalı olmadığını ve yalnızca Öcalan’a hal hatır sormak amacı taşıdığını öne sürerek, Burhaniye İnfaz Hakimliği’ne başvurdu. Ancak Hakimlik, infaz kurumunun kararının yerinde olduğuna karar verdi.
Dost, bu karara karşı Burhaniye Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz etti fakat mahkeme de itirazı reddetti. Sonuç alamayan Dost, Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi, Dost’un haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine karar verdi.
Mahkeme, mektubun içeriğiyle ilgili gerekçe sunulmadığını belirtti
Anayasa Mahkemesi, mektubun alıkonulmasına ilişkin kararın gerekçesinde, mektubun neden sakıncalı olduğuna dair somut bir açıklama yapılmadığını vurguladı. Ayrıca, mektubun 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 68. maddesinde belirtilen sebeplerden herhangi birini içerdiğinin kanıtlanmadığını ifade etti. Yüksek Mahkeme, haberleşme hürriyetine yapılan müdahalenin demokratik bir toplumda gerekli olmadığına karar verdi.
Yeniden yargılama kararı
Anayasa Mahkemesi, kararının bir örneğini Burhaniye İnfaz Hakimliği’ne göndererek, haberleşme hürriyetinin ihlalinin ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmasını istedi.