Almanya’daki Constructor Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırma, 5G teknolojisinin insan sağlığına zarar verdiğine yönelik iddiaları bir kez daha çürüttü. Pandemi döneminde çeşitli komplo teorilerine konu olan 5G’ye dair bilimsel veriler, halk arasındaki endişeleri gidermeye yardımcı olabilir.
AŞIRI DALGAYA MARUZ BIRAKILDI
Araştırmacılar, çalışmada iki farklı insan deri hücresi türünü normal güvenlik sınırlarının oldukça üzerindeki 5G elektromanyetik dalgalarına 2 saat ve 48 saat boyunca maruz bıraktı. Deney sonunda, hücre yapılarında herhangi bir bozulma ya da zarara rastlanmadı.
Çalışmanın sonuçları, PNAS Nexus adlı hakemli bilimsel dergide yayımlandı. Uzmanlara göre, bu bulgular 5G’nin mevcut kullanım seviyelerinde insan sağlığına olumsuz bir etkisinin bulunmadığını net şekilde ortaya koyuyor.
5G DALGALARI CİLDE NÜFUZ ETMİYOR
Cep telefonları, Wi-Fi ve hücresel veri sistemleri gibi teknolojiler, veri iletimini elektromanyetik dalgalar aracılığıyla sağlıyor. Bu dalgaların frekansı arttıkça, dokulara nüfuz derinliği azalıyor. Örneğin; 10 GHz üzerindeki dalgalar insan cildine yalnızca 1 mm derinliğe kadar nüfuz edebiliyor. Mevcut 5G ağları ise 6 GHz altı frekanslarda çalışıyor. Yakın gelecekte bu sınırın 24.3 – 43.3 GHz aralığına kadar çıkması planlanıyor.
AVRUPA’DA SABOTAJLAR SÜRÜYOR
Her ne kadar bilimsel veriler 5G’nin zararsız olduğunu ortaya koysa da, Avrupa'nın bazı bölgelerinde 5G baz istasyonlarına yönelik sabotaj eylemleri zaman zaman gündeme geliyor. Uzmanlar, bu tür eylemlerin bilgi eksikliği ve dezenformasyondan kaynaklandığını belirtiyor.
Araştırmacılar, 5G teknolojisine ilişkin halktaki şüpheleri gidermek için bu tür bilimsel çalışmaların kamuoyuyla daha yaygın paylaşılması gerektiğini vurguluyor.