Dinlemenin Gücü

Modern çağın hızına ayak uydurmaya çalışırken, hayatımızda en çok ihmal ettiğimiz ama belki de en çok ihtiyaç duyduğumuz olgulardan biri iletişim. Üstelik iletişim derken sadece konuşmaktan bahsetmiyorum; aksine, en az konuşmak kadar hatta ondan daha da önemli olan bir eylemden, dinlemekten söz ediyorum.

Dinlemenin Gücü
Abone Ol

Gözlerinizi kapatıp bir an düşünün: En son ne zaman birini gerçekten dinlediniz? Yani, sonraki cümlenizi kurmak için beklemek yerine, karşınızdakinin her kelimesine, ses tonuna, jestlerine odaklanarak, onu anlamak için dinlediniz? Çoğu zaman kendi düşüncelerimizle, kendi söyleyeceklerimizle o kadar doluyuz ki, karşımızdaki kişi sadece bir fon müziği gibi kalıyor. Oysa ki, etkili iletişimin anahtarı, konuşmaktan önce anlamaktır.

Dinlemek, sadece pasif bir eylem değildir; aktif bir çaba gerektirir. Karşımızdaki kişinin duygularını, ihtiyaçlarını, bakış açısını anlamaya çalışmak, ona değer verdiğimizi hissettirmenin en kestirme yoludur. Birini dinlediğinizde, ona "Ben buradayım, seni duyuyorum, seninle ilgileniyorum" mesajını verirsiniz. Bu, sadece kişilerarası ilişkilerde değil, iş hayatında, aile içinde ve sosyal çevremizde de güven köprüleri kurmamızı sağlar.

Peki, nasıl daha iyi bir dinleyici olabiliriz? İlk adım, önyargısız olmak. Karşımızdaki kişinin söylediklerini kendi filtremizden geçirmeden, olduğu gibi kabul etmeye çalışmak önemlidir. İkinci olarak, beden diline dikkat etmek. Göz teması kurmak, onaylayıcı küçük hareketler yapmak, dinlediğimizi gösteren işaretlerdir. Üçüncüsü ise, soru sormak. Anlamadığımız yerlerde veya daha fazla bilgi almak istediğimizde soru sormak, hem karşımızdaki kişinin kendini daha iyi ifade etmesine yardımcı olur hem de bizim daha derinlemesine anlamamızı sağlar.

Unutmayalım ki, her bireyin bir hikayesi vardır ve her hikaye, dinlenmeyi hak eder. Bazen sadece sessizce dinlemek, en güçlü teselliden bile daha iyidir. Dinleyerek öğrenir, dinleyerek gelişir, dinleyerek insanlarla aramızdaki görünmez duvarları yıkarız.

Belki de bu yazıyı okuduktan sonra ilk yapacağınız şey, etrafınızdaki birine dönüp sadece onu dinlemek olur. Emin olun, dinlediğinizde sadece karşınızdaki kişiyi deği