HABER - Leyla DAĞ
Türkiye’nin önemli termal turizm merkezlerinden biri olan Diyarbakır’ın Çermik ilçesindeki kaplıcalar, yüzyıllardır şifa arayan ziyaretçilerini ağırlıyor. Peki, Çermik kaplıcaları şifalı mı? Bilimsel anlamda kanıtı var mı?
Diyarbakır’ın Çermik ilçesi; tarihi, doğası ve en çok da şifalı sularıyla tanınıyor. Yüzyıllardır bölge halkı tarafından pek çok hastalığa deva olduğu söylenen bu kaplıcalar, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Melike Belkıs Kaplıcaları olarak da bilinen bu doğal kaynaklar, sadece bir dinlenme ve tatil alternatifi değil; aynı zamanda alternatif sağlık arayışında olanlar için de bir umut kaynağı haline gelmiş durumda.
Zengin mineral yapısı, yüksek sıcaklığı ve coğrafi özellikleriyle dikkat çeken Çermik kaplıcaları, son yıllarda sağlık turizmi kapsamında sıkça gündeme gelmeye başladı. Özellikle romatizma, cilt hastalıkları ve kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarıyla mücadelede destekleyici etkileri olduğu iddia edilen bu sularda, her yıl binlerce kişi şifa arıyor. Ancak sıkça sorulan bir soru var: Çermik kaplıcaları gerçekten şifalı mı? Ve en önemlisi, bu iddiaların bilimsel bir temeli var mı?
ÇERMİK TERMAL SULARININ KİMYASAL YAPISI NEDİR?
Kaplıca sularının şifalı kabul edilmesinin temelinde, içerdiği mineraller ve bu minerallerin vücut üzerindeki etkileri yer alır. Çermik Kaplıcaları’nın suyu; sodyum, bikarbonat, klor, sülfat, iyot, bromür ve kükürt gibi elementler bakımından oldukça zengindir. Suyun sıcaklığı yaklaşık 48°C seviyesindedir. pH değeri 7,6 olan bu su, aynı zamanda 10 Eman seviyesinde radyoaktivite içermektedir. Bu değerler, kimyasal ve bakteriyolojik açıdan sağlık açısından elverişli olduğunu göstermektedir.
BU SULAR GERÇEKTEN ŞİFA SAĞLIYOR MU?
En çok merak edilen soru ise şu: Çermik kaplıcaları gerçekten şifalı mı? Bilimsel araştırmalar, termal suların bazı sağlık sorunları üzerinde olumlu etkiler gösterebildiğini ortaya koymuştur. Özellikle iltihaplı romatizmalar, nevrit ve polinevrit gibi sinir sistemi rahatsızlıkları, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları, kas spazmları ve bazı üst solunum yolu problemlerinde destekleyici bir rol oynayabileceği ifade ediliyor.
Termal suyun sıcaklığı sayesinde cilt gözenekleri açılarak toksin atılımı hızlanabiliyor. Aynı zamanda dolaşım sistemi üzerindeki olumlu etkilerle ağrıların azalması, kasların gevşemesi ve stresin azalması gibi sonuçlar da gözlenebiliyor. Ancak bu etkiler kişiden kişiye değişebiliyor.
HERKES İÇİN UYGUN MU? DOKTOR UYARISI ÖNEMLİ
Kaplıca suyu kullanımı her birey için uygun olmayabilir. Özellikle kalp yetmezliği, yüksek tansiyon, şeker hastalığı gibi kronik rahatsızlıkları bulunan kişilerin termal suya girmeden önce doktorlarına danışmaları büyük önem taşıyor. Aksi takdirde şifa ararken sağlık riskiyle karşılaşmak mümkün.
GELENEKSEL BİLGİLERLE BİLİMSEL VERİLER ÖRTÜŞÜYOR MU?
Çermik kaplıcaları, içerdiği zengin mineraller ve doğal sıcaklığı ile hem geleneksel halk bilgisi hem de bilimsel çalışmalarla desteklenen bir şifa alternatifi sunuyor. Her ne kadar mucizevi iyileşmeler vaadi bilimsel olarak kesinlik taşımasa da, pek çok rahatsızlıkta destekleyici tedavi yöntemi olarak değerlendirilebiliyor. Yine de bu suların bilinçli ve sağlık danışmanlığı eşliğinde kullanılması büyük önem taşıyor.